İlk iki yıl nisan ayında gerçekleştirdiğimiz festivalimizi 2023 yılında yaşadığımız ve her birimizi derinden sarsan depremler nedeniyle ekim ayında gerçekleştirebilmiştik. Bu nedenle 2024 yılında nisan ayında festival yapmamız mümkün olmadı. Şimdi yeniden 4. Uluslararası İzmir Mülteci Film festivalini gerçekleştirmek üzere 24-27 Nisan tarihleri arasında sizlerle buluşacak olmanın heyecanını yaşıyoruz. 2024 yılında her ne kadar buluşamamış olsak da bizler için festivalle dolu bir yıl olarak geçti. İlk yarısından itibaren yoğun bir çalışma ile 4. buluşmamıza hazırlandık. Bu yıl da festival seçkisinde dünyanın dört bir yanından mültecilerin hikayelerini izleyeceğiz. 68 filmden oluşan seçkide kısa, orta ve uzun metrajlı kurmaca, belgesel ve animasyon filmler 4 gün boyunca Institut français’de gösterilecek. Daha önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da film ekipleri büyük bir özveri ile bizlerle birlikte olacak ve film gösterimlerinin ardından söyleşiler gerçekleştireceğiz. Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi festivalimiz Halkların Köprüsü Derneği gönüllülerinin çabaları ile gerçekleşiyor. Filmlerin seçiminden, altyazı çevirilerine ve gösterime kadar olan her aşamada sayısız kişinin muazzam bir emeği söz konusu. Emeği geçen herkese sonsuz teşekkür ederiz. Aynı zamanda, bu sene de halkların ezgilerini bizlerle buluşturan derneğimiz gönüllülerinden oluşan Halkların Korosu’na; çizgileri artık festivalimiz ile özdeşleşen, afişimizin görselinin çizeri Aslı Alpar’a; filmlerin altyazılarını Türkçeye çeviren dostlarımıza; desteğinden ötürü Goethe-Institut İzmir’e ve daha önce olduğu gibi bu yıl da festivalimize ev sahipliği yapan Institut français İzmir’e teşekkür ederiz. En büyük teşekkürü ise elbette, filmleri ile dört gün boyunca bizleri sinema salonunda bir araya getirecek olan film ekiplerine sunuyoruz. İnsanlar tarih boyunca olduğu gibi bugün de göç etmeye; savaş, doğal afet, salgın, ekonomi, iklim gibi faktörler nedeniyle yaşadıkları toprakları bırakarak, daha iyi ve güvenli bir hayat için yer değiştirmeye devam ediyorlar. Tüm dünyanın gözleri önünde Filistin’de yaşanan soykırım, Suriye’de Alevilere yönelik katliam, İran’a yönelik savaş tehdidi yeni göçlere neden oluyor. Dünyanın pek çok bölgesinde insanların yaşamlarını tehdit eden irili ufaklı çatışmalar yaşanıyor. Savaş insanlığın en büyük sorunu olmaya devam ediyor. Ancak sorunun faturası savaşlara, popülist politikacılara, neoliberal politikalara değil göçmenlere kesiliyor. Göçmenlere dönük düşmanca tavırlar artmaya devam ediyor. Savaşlar, ırkçılık, göçmen düşmanlığı insanlığı tehdit ediyor. Biz göçmenleri tek tek biricik insanlar olarak görebilmenin, onların hikayelerine tanık olmanın bu sorunla mücadele etmenin en etkili yollarından biri olacağını düşünüyoruz. Halklar arası dostluk köprüsünü filmler aracılığıyla kurabileceğimize inanıyoruz. Bu inancı büyütmek için sizleri 24-27 Nisan tarihleri arasında Institut français’a bekliyoruz.