Kadifekale Bölgesi Tarama 16/05/2015

Konak ilçesinde Kadifekale Bölgesinde 16.05.2015 Tarihinde Yapılan Bölge ve Aile Tanılaması ve İhtiyaç Belirleme Çalışması Raporu
A- Bölgenin fiziki yapısı
1-Yol yapısı, ulaşım koşulları, yerleşim özellikleri:
Bölgede İzmir’e göç etmek zorunda kalan aileler dağınık olarak yerleşmiş durumdadır. Bölge şehir merkezine yakın fakat evlere giden yollar yüksek yokuş, dik merdivenler içermektedir.
2-Barınma Özellikleri:
Topluluğun çoğunluğu evde, yakın dönemde göç etmiş 3 aile ise çadırda barınmaktadır. Çadırda yaşayanlar için banyo, tuvalet, temiz-sıcak su erişimi yoktur. Evler ise sağlıklı bir mimariye sahip olmayıp bodrum, yarı bodrum, çatı katı şeklinde genellikle 2-3 odadan oluşan eski yapılar şeklindedir. Banyo, tuvalet, temiz su erişimi vardır fakat sayıları yetersizdir. Banyosu olmayan evler vardır. Banyo için sıcak suya erişim sınırlıdır.
B- Bölgenin Sosyo-Demografik Yapısı
1-Nüfus: Taramada 35 aileye ulaşılmış ve 193 kişiye tarama yapılmıştır. 1 yaş altı 8 bebek, 5 yaş altı 20 çocuk vardır.
2-Nüfus hareketliliği: Suriye’nin Halep, Afrin, Şam, Kobani, Deyrezor, Kamışlı bölgelerinden, 1-36 ay aralığında değişmek üzere çoğunluğu 12-18 ay önce gelmiştir.
3-İş, gelir, ev ve iletişim olanakları:
İş alanı olarak tekstil, terzi, fırın, marangoz gibi iş yerlerinde çalışma yaygındır. Aylık ortalama gelir 0-1200 TL arasında değişmektedir. Çalışanlar genelde gündeliği 20-30 TL ücretle çalışmaktadır. Suriyelilerin hepsi kiracı olarak kalmaktadır, kira ücretleri 100-350 TL arasında değişmektedir.
C- Sağlık Durumu
Bebeklerin bağışıklaması polio dahil hiç yapılmamış ya da eksik yapılmıştır. Düzenli bebek izlemi yapılmamaktadır.
Taramada tespit edildiği kadarıyla 2 gebe bulunmaktadır. Gebelerin takipleri hiç yapılmamış ya da eksik yapılmıştır. Düzenli gebe izlemi yapılmamaktadır. 15-49 yaş kadın izlemi yapılmamaktadır. Kadınlar aile planlaması yöntemleri hakkında bilgi sahibi değildir ve AP yöntemlerini (özellikle RIA ve OKS) talep ettikleri halde ulaşamamaktadır.
Taramada çocuklarda ÜSYE, OTİT, İYE, bit, malnutrisyon, epilepsi, şaşılık gibi hastalıklar tespit edilmiştir. Bu çocukların sağlık hizmetine erişim ve tedavi olanakları sınırlı/yoktur.
Erişkinlerde İYE, vajinit, pelvik inflamatuar hastalık (PID) saptanmıştır. Kronik hastalık yükü açısından taranan toplulukta DM, HT, diyabetik retinopati, KOAH, diyalize bağlı böbrek yetmezliği, kronik kalp yetmezliği, osteoartrit öne çıkan hastalıklardır. Kronik hastalık takibi yapılmamaktadır.
D- Toplumun Geçmişi ve Kültürel Özellikleri
1)Sağlıkla ilgili olaylar: Ziyaret edilen tüm aileler yoksulluğun yanı sıra savaş ve göç yaşadılar.
2)Sağlığı etkileyen olaylar: Kimlik kartı olmayan kişiler var.
3)Sağlık olanaklarından yararlanma durumu: Dil problemi nedeniyle kimlik kartları olsa da sağlık hizmeti alamayanlar oluyor. Dil problemi nedeniyle aile hekimine defalarca gidip çözüm bulamayanlar var. Muayene olup para sıkıntısı nedeniyle ilaç alamayanlar oluyor.
Sonuç:
Mültecilerin korunmasına ilişkin temel metin Mültecilerin Hukuki Durumuna Dair 1967 Protokolüyle değişik 28.7.1951 tarihli Mültecilerin Hukuki Durumuna Dair Cenevre Sözleşmesidir. Türkiye’de sözleşme hükümlerinin uygulanması kapsamında çıkarıldığı belirtilen 4 Nisan 2013 günü kabul edilen 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nda sığınan insanlara sağlanacak koruma için önce ikili bir ayrım yapılmaktadır;
1)Sınırlarda, sınır kapılarında ya da Türkiye içinde yabancıların münferit koruma talepleri üzerine sağlanacak “uluslararası koruma”,
2)Ayrılmaya zorlandıkları ülkeye geri dönemeyen ve kitlesel olarak Türkiye’ye gelen yabancılara acil olarak sağlanacak “geçici koruma”
Türkiye, Suriye’den gelen insanları “geçici koruma” statüsünde kabul etmektedir. Sağlıkla ilgili 9.9.2013 gün ve 2013/8 sayılı Başbakanlık AFAD genelgesinde “Suriyeli misafirler”den söz etmekte sağlık giderlerinin kişilerin kayıtlı bulunduğu il valiliğine fatura edilmesi gerektiği bildirilmektedir.
“Türkiye’ye İltica Eden Veya Başka Bir Ülkeye İltica Etmek Üzere Türkiye’den İkamet İzni Talep Eden Münferit Yabancılar İle Topluca Sığınma Amacıyla Sınırlarımıza Gelen Yabancılara Ve Olabilecek Nüfus Hareketlerine Uygulanacak Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” kapsamında topluca sığınma amacıyla sınırlarımıza gelen insanlar ile mülteci statüsü verilen kişiler için; “Madde 19 – Mülteci ve sığınmacılar için sağlık fişi tanzim edilir ve bunların periyodik sağlık muayeneleri yapılır. Bulaşıcı hastalık tesbit edildiğinde, ilgili valilikce derhal tedbir alınır ve durum ilgili makamlara bildirilir.” denmektedir.
Sağlığın sosyal belirleyicileri bağlamında (beslenme, barınma, hijyen koşulları, eğitim düzeyi vb) Suriyelilerin sağlık durumları için kapsamlı bir müdahale gerekmektedir. Suriyeliler aile hekimine kayıtlı olmadıkları için bebek izlemi, gebe izlemi, 15-49 yaş kadın izlemi, kronik hastalık izlemi ve bulaşıcı hastalık izlemi hizmetlerinden yararlanamamaktadırlar. Kimliği olmayan Suriyeliler kayıt dışı duruma düşmektedir. Kimliği olanlar ise aile hekimlerinin dinamik ve sirküle bir topluluk olan Suriyelileri takip açısından zor bulmaları sebebiyle bir aile hekimine kaydolmakta zorlanmaktadır. Aile hekimine kaydolamadığı için ücret ödeyerek sağlık hizmetlerine ulaşmaya çalışanlar vardır. Aile hekimine gidebilse bile dil sorunu nedeniyle sağlık hizmetlerine erişemeyenler vardır.
Koruyucu sağlık hizmetlerinin ve birinci basamak sağlık hizmetinin toplum sağlığı açısından önemi göz önüne alınarak Suriyeli nüfusun ivedilikle bu hizmetlere yasalarda belirtildiği şekilde erişebilirliği ve gereken durumlarda üst basamak sağlık kuruluşlarına erişilebilirliği sağlanmalıdır.

Comments are closed.